20'lik dişler, genellikle ağrılı bir çıkış süreci ve ardından diş çekimi ile sonuçlanan durumlarda antibiyotik kullanımını gerektirebilir. Bu dişlerin çıkış süresi ve sonrasında zayıf olmaları nedeniyle genellikle hekimler bu dişlerin çekilmesini tavsiye eder. Bunun sebebi, bu dişlere ilerleyen yaşlarda küçülen çene yapısı nedeniyle artık ihtiyaç kalmamasıdır. 20 yaşından sonra çıkan dişler zayıf olur ve yeterli ağız bakımı yapılsa bile çürümeleri çoğunlukla kaçınılmazdır.

20'lik dişler, çene yapısındaki daralma nedeniyle etraflarında bulunan dişlere baskı yapabilir. Bu durumda şiddetli ağrı, çenede şişlik ve apse oluşumu gözlenir. Ağızda kötü kokuya neden olabilir ve bu durumlarda antibiyotik kullanımı gerekebilir. Dişi kaybetmek istemeyen hasta antibiyotik tedavisi ile kurtarılabilir. Bu gibi durumlarda dar veya orta spektrumlu antibiyotiklerle tedavi yapılabilir.

Antibiyotik tedavisi sadece dişin ağızda olduğu durumlarda değil, dişin çekildiği durumlarda da gerekli olabilir. 20'lik dişlerin çekilmesi çoğu zaman zor olur ve çenede hasara sebep olabilir. Bu durumlarda antibiyotik tedavisine başlanır.

20'lik dişlerdeki apse ve çürükler, aşağıdaki belirtilerle kendini gösterebilir:

Bu belirtilerle karşılaşıldığında hemen bir diş hekimine başvurulmalıdır. Diş hekimi öncelikle uygun bir antibiyotik ile diş etinde bulunan apseyi tedavi eder ve daha sonra dişi çekmeye karar verebilir.

20'lik dişlerin çıkışı sırasında oluşan komplikasyonlar sadece ağrıyla sınırlı kalmaz. Enfeksiyon riski, çevredeki dişlerin yer değiştirmesi, çene yapısında bozulma gibi durumlar da gözlenebilir. Bu nedenle, 20'lik dişlerin düzenli olarak kontrol edilmesi ve gerekirse erken müdahalede bulunulması önemlidir. Ayrıca, antibiyotik tedavisi sırasında doktorun önerdiği doz ve süreye dikkat edilmesi, tedavinin etkinliğini artırır ve olası yan etkileri en aza indirir.