Boğaz enfeksiyonu, halk arasında yaygın bir şekilde bilinen bir rahatsızlıktır. Ancak tıbbi literatürde bu terim yerine "üst solunum yolu enfeksiyonu" kullanılır. Boğaz, tek bir organ değil, çeşitli organların bulunduğu bir bölgedir. Bu nedenle, boğaz enfeksiyonu terimi anatomik olarak doğru değildir. Boğaz enfeksiyonları genellikle bademcikler, farinks ve larinks gibi bölümleri etkiler. Bu enfeksiyonlara karşı en yaygın tedavi yöntemlerinden biri antibiyotik kullanımıdır. Ancak, hastaların bu konuda dikkatli olmaları ve doktor tavsiyesi olmadan antibiyotik kullanmamaları önemlidir. Yanlış antibiyotik kullanımı ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir.

Boğaz enfeksiyonu tedavi edilmezse, enfeksiyon kan dolaşımına karışabilir ve romatizmal ateş veya septik şok gibi ciddi komplikasyonlara yol açabilir. Bu durum, hastada bilinç bulanıklığı, nefes darlığı, dil ve boğaz çevresinde ani şişmeler, eklem ağrıları ve baygınlık hissi gibi belirtilerle kendini gösterebilir. Böyle bir durumda hastanın acilen hastaneye götürülmesi gereklidir.

Üst solunum yolu enfeksiyonlarının çoğu viral kaynaklıdır ve antibiyotik gerektirmez. Ancak, bazı durumlarda antibiyotik kullanımı gerekli olabilir. Bu nedenle, antibiyotik kullanımı için belirli kriterler bulunmaktadır.

Bu belirtiler olmadığı sürece antibiyotik kullanmaktan kaçınılmalıdır. Antibiyotik kullanmadan önce mutlaka doktorunuza danışmalısınız. Yanlış antibiyotik kullanımı ciddi yan etkilere yol açabilir.

Basit ve hafif şiddetli soğuk algınlıklarında hastalar genellikle hemen antibiyotik kullanmaya başvurur. Bu yanlıştır çünkü soğuk algınlığının özgün bir tedavisi yoktur ve genellikle viral kaynaklıdır. Antibiyotikler viral enfeksiyonlara karşı etkili değildir. Ayrıca, gereksiz antibiyotik kullanımı, boğaz çevresinde dirençli bakterilerin yerleşmesine neden olabilir. Bu nedenle, sadece klinik bulgularla doğrulanan ve bir hafta geçmesine rağmen iyileşmeyen vakalarda antibiyotik kullanılmalıdır. Bunun dışında, huzursuzluğu azaltmak ve ateşi düşürmek için ilaçlar ve burun tıkanıklığını gidermek için serum fizyolojik kullanılabilir. Bilinçsiz antibiyotik kullanımı, bakteriyel direncin artmasına ve yeni keşfedilen ilaçların kısa sürede etkisiz hale gelmesine yol açabilir.

Antibiyotik tedavisini yarıda kesmek, bakteriyel direncin gelişmesine katkıda bulunur. Bu nedenle, antibiyotik kullanımı düzenli olmalı ve doktor tavsiyesine göre devam edilmelidir. Ayrıca, doktorların da bu konuda sorumlulukları vardır. Tıp fakültelerinden mezun olan öğrencilere antibiyotiğin doğru kullanımı hakkında detaylı bilgi verilmeli ve hizmet içi eğitimlerle bu bilgiler pekiştirilmelidir. Bu sayede, hastalar antibiyotik kullanımı konusunda bilinçlenir ve antibiyotik direnci tehlikesi azaltılır. Ayrıca, ülkenin sağlık ekonomisine de katkıda bulunulmuş olur.